Doğuştan yüzde 90 görme engeli bulunan ve halk arasında "albino" diye bilinen albinizm hastası Hüseyin Ali Taş, fen bilimleri öğretmeni olmak istiyor.
HEM YÜZME HEM DE ATLETİZİMLE İLGİLENİYOR
Konya'da yaşayan Taş ailesinin 3 çocuğundan en büyüğü Hüseyin Ali, aynı zamanda yüzme ve atletizmle de ilgileniyor.
Hüseyin Ali'nin, ilgilendiği spor dallarında düzenlenen yarışlardan kazandığı 6 madalyası bulunuyor.
Konya'da Albinizm hastası Hüseyin Ali, azmiyle kendisi gibi çocuklara cesaret veriyor-Video
GÜNEŞ TEPEDEYKEN GEZEMİYOR
Hüseyin Ali, albinizim hastalığı nedeniyle Güneş tepedeyken dışarı çıkması gerektiğinde çok zorlandığını belirterek, güneşin bazen gözlerini kapatmasına bazen de cildinde ciddi yanıklara sebep olduğunu söyledi.
YÜZDE 90 GÖRME ENGELİ VAR
Doğuştan yüzde 90 görme engelinin bulunduğunu ve bu nedenle derste tahtayı göremediği için zorlandığını ifade eden Hüseyin Ali, "Tahtadaki yazıları göremediğim için okuyamıyorum, bu nedenle arkadaşlarım yardım ediyor. Sınavlarda da sorunlar yaşıyorum. Ortaokula ilk başladığım zaman arkadaşlarım beni anlayamamışlardı ancak ilerleyen zamanlarda arkadaşlar edindim, şimdi yanımda oturan arkadaşım bana tahtayı okuyor, derste kaçırdığım konularda yardımcı oluyor. O da başarılı bir öğrenci, inşallah o da istediği bölümü kazanır." dedi.
OKULA TEK BAŞINA GİDİP GELEMİYOR
Net göremediği için karşıdan karşıya geçerken zorluk yaşadığını paylaşan Hüseyin Ali, şöyle devam etti:
"Okula tek başıma gidip gelmem de sorun oluyor. Beden eğitimi dersimin olduğu bir gün gözlüğümün kırılmaması için öğretmenime vermiştim. Daha sonra gözlüğü almayı unuttum. Hatırladığımda gözlüğümü almak için öğretmenimin yanına gittim, bu sefer de onu bulamadım. Ben gözlüğümü ararken servis kaçtı. Kendi imkanlarımla ve arkadaşlarımın yardımlarıyla evime gitmeye çalıştım ancak arkadaşlarımla bir yere kadar gidebildim. Sonrasında ben tek başıma eve gitmeye çalışırken kardan dolayı etrafı iyi göremediğim için düşe kalka eve gittim. O gün kıyafetlerim ıslandı, çamur oldu ve çok üşüdüm."
YÜZMEDE MADALYALAR KAZANDI
Ailesinin, arkadaş edinmesi ve kendini geliştirebilmesi için yüzme kursuna gönderdiğini aktaran Hüseyin Ali, "İlk gittiğimde orada da bazı zorluklar yaşadım ancak pes etmedim, 10 yaşındayken yeniden kursa yazıldım, bu sefer sıfırdan başlayıp yüzmeyi öğrendim. Oradaki öğretmenimin sayesinde daha iyi yerlere geldim. Madalyalar almaya başladım, yarışlar kazandım. Şu anda lisanslı yüzücüyüm ve yeni yarışmalarda da iyi dereceler elde etmek istiyorum." diye konuştu.
EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ AİLESİ
Hüseyin Ali, ailesinin her zaman kendisine destek olduğunu vurgulayarak, "Başarılarımın ve hayata sıkıca tutunmamın en büyük destekçisi ailem. Ailem beni hiç bırakmadı, beni böyle kabullendiler ve hiçbir zaman dışlamadılar. Her zaman her konuda bana destek oldular. Okulda evde yardımcı oldular. Ben de anne ve babamın desteğini düşünerek çabalarıma devam ettim. Kendimi diğer insanlardan farklı görmedim. Ara sıra küçük sorunlar olabiliyor ama ben mücadeleme devam ederek eğitimimi güzel bir şekilde tamamlamak istiyorum." ifadelerini kullandı.
"İNSANLAR BİZİMLE DALGA GEÇMESİN"
Hayalleri için mücadeleye devam edeceğini söyleyen Hüseyin Ali, şunları söyledi:
"Ankara'da güzel bir üniversite kazanarak fen bilgisi öğretmeni olmak istiyorum. Kendim için ve benim gibi olan arkadaşlarım için istediğim şey; okullarda, başka yerlerde insanların bizim hakkımızda bilgi sahibi olması, bilgilendirilmesi, dalga geçmemesi. İnsanların, hastalığımızdan haberdar olmasını istiyorum. Hayatın her alanında bize daha iyi davransalar daha mutlu oluruz. İnsanlar daha bilinçli olmalı ve ön yargılı yaklaşmamalılar. Bizi zayıf görmemeliler, durumumuzdan dolayı bizi eleştirmemeliler. Nasıl dünyaya geleceğimizi biz seçemiyoruz. Allah bizi böyle yaratmış. Annem de üniversiteye gitmek istemiş ancak şartlar el vermeyince gidememiş, ben de onun yeniden sınava girip üniversiteye başlamasını istedim. Hayalini gerçekleştirmesini istedim. Beraber çalıştık sınava girdi, başarılı da oldu. Tarih bölümünü yazdı benim için ve o bölümü de kazandı. Şimdi tarih bölümünde okuyor bazen sınavlara birlikte çalışıyoruz."
"İNSANLARIN HOŞGÖRÜLÜ DAVRANMASINI İSTİYORUM"
Hüseyin Ali'nin annesi Gülsüm Taş ise annesi, dayısı ve teyzesinin albinizmli olması nedeniyle oğlunun da albinizmli doğmasına şaşırmadıklarını aktardı.
Oğlunun her zaman yanında olduklarını dile getiren Taş, "Hüseyin Ali'ye her konuda güvenim tam, her zaman yaptıklarının daha iyilerini yapabileceğine eminim. İnsanların, albinizmli kişilere hoşgörülü davranmasını istiyorum. Bu durum Allah'ın takdiridir, bugün sağlıklıyız ama yarın ne olacağımız belli değil. İnsanların olumsuz yaklaşmamaları gerektiğini düşünüyorum. Yardımcı olurken de acıyarak değil, normal bir insana yardım ediyormuş gibi davranmalarını istiyorum." dedi.
"DUYDUĞU ŞEYLERİ KOLAYCA EZBERLEYEBİLİYOR"
Hüseyin Ali'nin duyduğu şeyleri kolayca ezberleyebildiğini belirten Taş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Oğlumun, zihinsel olarak hiçbir problemi yok, duyduğu şeyleri çok kolay ezberleyebiliyor. Selçuklu Belediyesinin ücretini karşıladığı, yazıları büyüten cihazı alana kadar Hüseyin Ali'ye, bütün kitaplarını ben okudum, o ezberledi. Hüseyin Ali, bu cihazla kendi başına daha kolay okuyabildi. Okulunda da Hüseyin Ali'ye öğretmenleri ve arkadaşları hep yardımcı oluyorlar. Bilinçli insanlarla karşılaşınca işimiz daha kolay oluyor ancak bilinçsiz insanlar ve davranışları Hüseyin Ali'yi de bizi de çok üzüyor."
"ALBİNİZMLİLER İÇİN DAHA FAZLA DESTEK OLUNSUN"
Albinizmliler için eğitim alanında daha fazla destek beklediğine dikkati çeken Taş, "Eskiye oranla çok güzel destekler var ama biraz daha ilerleme kaydedilmesini istiyorum. Ayrıca görme engelli ve albinizmli çocuklar için ders kitapları ve deneme kitapları olsun, bunun gibi ihtiyaç duyulan kitapların büyük yazılı olmasını istiyorum. Bu şekilde çocuklar daha rahat eder." diye konuştu.
Daha Fazla Yorum Yükle
0 Yorum Yapılmış