Vegas’a Neden Geldim? Los Angelas’a Neden Gidiyorum?

Las Vegas’tan herkese selamlar.

Hep böyle havalı bir giriş yapmak istemişimdir.

Şaka bir yana, çarşamba gününden bu yana yollardayım.

Dünyanın en büyük tüketici elektroniği fuarı CES25 için Vegas’a geldim.

Daha önce defalarca niyetlendiğim ama bir türlü denk getiremediğim bir fuardı CES…

Benim gibi yeni teknoloji ürünlerine merakınız varsa, biraz da mesleğiniz ile ilgiliyse ister istemez heyecanını yaşıyorsunuz.

CES25’teki deneyimlerimi, gördüklerimi, ilgimi çekenleri X hesabımdan ve Instagram hesabımdan sık sık video olarak paylaştım zaten.

Paylaştım diyorum çünkü bu yazıyı kaleme alırken CES25’teki tüm programımı iptal ettim.

Los Angelas’a gidiyorum. LA’de tarihinin en büyük yangını var.

Seni mi buldu Adem demeyin. Sanırım beni buldu…

Ben bu satırları yazarken yangında hayatını kaybedenlerin sayısı 5’i geçmişti.

On binlerce insan için tahliye kararı alınmıştı ve yangın da bırakın kontrol altına alınmayı giderek yayılıyordu.

Duramadım. Ve Vegas’tan LA’e geçmeye karar verdim. Yangını yerinde izlemek ve sizlere haberleştirmek amacındayım. Başarabilirsem X hesabımdan tüm süreçleri zaten paylaşıyor olacağım…

Gelelim bu yazının konusuna…

CES25 ve gördüklerim, aklımda kalanlar…

Fuara Türkiye’den güçlü bir katılım var.

Orta ve büyük ölçekli birçok teknoloji ve yazılım firması burada yer kapmış durumda.

Jetlag, yol yorgunluğu derken tam manasıyla fuarın tadını çıkara çıkara gezme fırsatı bulamadım ama bazı Türk firmalarını da ziyaret ettim.

Bu ziyaretler sırasında, çalışmalarını, projelerini, yakından takip ettiğim Türk Telekom CEO’su Ümit Önal Bey'le de uzun uzun sohbet etme şansım oldu.

Ümit Bey’i dediğim gibi uzun süredir takip ediyordum.

Zaman zaman da davetlerde karşılaşıyor, ayaküstü sohbet ediyorduk.

Ama CES25’te kendisiyle röportaj tadında bir sohbet gerçekleştirdik.

Donanımı, konuya hakimiyeti ve operasyon kabiliyeti olarak Türkiye’nin yetiştirdiği kıymetli isimlerden birisi.

31 Aralık gecesi Mardin’de fiber çalışması yapan ekiple birlikte verdiği fotoğraf çok hoşuma gitmişti.

Konuya da buradan girdim zaten.

Dedim ya daha önce kendisiyle uzun bir sohbetimiz olmamıştı diye…

Meğer ben neler kaçırmışım neler…

Sanırım gördüğüm en samimi, en doğal, en filtresiz konuşan insanlardan birisi Ümit Bey.

Samimiyetine güvenerek daldım ilk ofansif soruma…

Ümit Bey ne olacak 5G meselesi?

5G geçiş süreci için artık son hazırlıklar yapılmış.

Zaten Ümit Bey’in anlattıklarından anladığım kadarıyla Türk Telekom gelecek vizyonları için 5G sürecini önemli bir eşik olarak planlamış durumda.

Yani 5G’ye geçiş sürecimiz bir parça stratejik bir hamle olarak da planlamada yerini almış anlayacağınız.

Tabii ki stratejik bir öneminin yanı sıra bunun bir de ticari tarafı var.

Ümit Bey, Türk Telekom’un bu noktada da birkaç adım önde olduğunu söylüyor.

Biliyorsunuz ki 5G için en önemli unsur fiber altyapı.

Ümit Bey kendinden emin. Türk Telekom’un en güçlü altyapıya sahip olduğunu uzun uzun anlattı.

Burada araya girmem gerekti çünkü biliyorum ki iş sadece altyapıda bitmiyor.

Bunun Ar-Ge süreçleri, test süreçleri de dahil olmak üzere kapsamlı bir hazırlık süreci var.

Açık söyleyeyim Türk Telekom oldukça hazırlıklı.

Bu süreçleri “Milli görev” bilinciyle yürüttüklerini, tüm ekip olarak artık süreci son aşamaya taşıdıklarını anlattı Sn Önal.

Türk Telekom CEO’su Ümit Bey’in, teknoloji, insan kaynağı, Türkiye’nin yazılım ve teknoloji noktasındaki atılımlarına dair fikirlerini de anlattığı sohbetimizin parçalarını X hesabımdan paylaştım.

Dilerseniz oradan da röportajımıza erişebilirsiniz.

Yazının başında bahsettiğim gibi üç gündür yollardayım.

Günler, saatler birbirine girmiş durumda bende.

Üstelik bir hafta önceden hazırlanmaya başladığım CES25 programını da yarıda kesmek zorunda kaldım.

Ama burada artık rutinleşmiş bir buluşma alışkanlığımız var.

O yüzden de köşeyi boş bırakmak istemedim.

Bugünlük benden bu kadar.

Şimdi hızlıca otele geçip toparlanmam ve Los Angelas’a geçmem gerekiyor.

Benim için bir bilinmezliğe gidiyorum.

Ne araziyi tanıyorum ne de insanları.

Ülkenin kriz yönetimine, kriz sahasında basının nasıl konumlandırıldığına dair de en ufak fikrim yok.

Ama habercilik dürtülerim ağır bastı.

Bundan sonrasını sosyal medya hesaplarımdan paylaşıyor olacağım.

Umarım süreci istediğim nitelikte sizlere aktarabilirim.

Bana şans dileyin.

Haftaya görüşmek üzere…

Başa dön