Türk sineması ve dizileri bugünkü başarısını Yeşilçam'a borçlu.
"Yeşilçam Sineması" bugün bitmiş olsa da yeni dönem filmlerin hepsi hala o dönem filmlerinden besleniyor.
Türk Sineması, eskiden daha çok izlediğimiz ABD yapımı filmlere artık küçümsenmeyecek bir rakip konumuna geldi.
SİNEMAYA GÖNÜL VERENLER
Geçmişte sinema sektöründe şartlar daha ağır olduğundan ve aslında o zamanda bu sektörden çok da fazla para kazanılamadığından, sadece sinemaya gönül vermiş olan sanatçıların yoluna devam ettiği söylenebilir.
Türk Sineması’na bir anda giren sıradan insanlar yeteneklerinin keşfedilmesi ve izleyiciyle buluşmasının ardından, bugün Türk Sinema Tarihi'nin parlayan yıldızları olarak anılıyor.
Bu oyuncular, içlerindeki sinema tutkusunu oyunculuklarına da yansıtarak yollarına devam ettiler, filmlerini içlerindeki bu sevgi ve tutkuyla parlattılar.
"GEÇMİŞİ BİLMEDEN GELECEĞİ İNŞA EDEMEYİZ"
Sinema eleştirmeni Atilla Dorsay’ın da dediği gibi:
Hiçbir konuda, hele sanat alanlarında, geriye bakmadan, geçmişi iyi bilip irdelemeden, klasikleri ve ustaları iyi tanımadan, tam bir döküm yapıp hesaplaşmaya gitmeden başarıya ulaşmak, ulaşılsa bile bunu sağlıklı olarak sürdürmek kolay değil, hatta mümkün değil.
"FABRİKATÖRÜ OYNARKEN SETTE PEYNİR EKMEK YEDİM"
Türk Sineması’nın kahrını çekmiş sanatçılardan Hulusi Kentmen'in bir röportajında sarf ettiği “Genelde filmlerde zengin fabrikatörü oynardım ama çekim aralarında hep zeytin ekmek yerdim.” sözleri sinemanın o zamanlar sadece tutku için yapılacak bir iş olduğunu kanıtlar nitelikte.
SİNEMA EMEKTARLARINA SAYGI İLE
Bu anlamda sinemaya alaylı veya eğitimli olarak emek vermiş,
sinemanın bugünkü durumuna gelmesine katkıda bulunmuş bütün sinema
gönüllülerine teşekkür etmeliyiz...
