RÖPORTAJ: ÖZGÜR YİCİ
Kemal Sunal ne Cem Özer’e ne Beyaz’a, ne Okan’a çıktı. Gazeteleri, dergileri hatim etseniz, iki cümlesini zor ayıklarsınız. Çocukluğunu da, tiyatroculuğunu da medya ordusuna rağmen ıskalanmıştır. Ama sevgili köftehor okurlar, yine iyisiniz… Zor ulaşılan Kemal Sunal’la zor konuşulan konuları konuştum. Benim için küçük ama
Kemal Sunal’ın filmlerinin tekrar gösterildiği anlar, Türkiye’de “tüm çocuklukların yeniden vizyona girdiği” anlardır. Ya da ben öyle hissediyorum. Çocukken arsadaki maçlardan feragat etmemi sağlayan tek şey onun filmleriydi. Hababam Sınıfı’nın video kasetlerini almış, aynı sahnelerde aynı çocuk kahkahalarımı atmıştım. Hala evimde “Korkusuz Korkak” adlı filmin video kaseti var. Bilmiyorum, komik geliyor işte, sıcak falan. Of yaa, edebiyat parçalayıp güzel cümleler kurmaya çalışan çağdaş olma derdindeki gazetecilere döndüm. Bu durumdan da rahatsızım. Kemal Sunal var ya; babadır. Süper komiktir. Her ifadesi, aklı yarımlığını yansıtışı, yürüyüşü, eti, sütü, yünü of yani. Adam fenomen kardeşim. 82 film yapmış, 81 tanesi vizyonlarda yüzbininci reytinglerini kırıyor, sonuncusu Propaganda ise gösterildiği sezonun en çok gişe yapan filmi.