Bilal Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi tartışmalarıyla ilgili açıklama

Türkiye'nin Cumhurbaşkanlığı kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmesinin ardından çıkan "aile bozuluyor ve kadının beyanı esastır" tartışmalarına Bilal Erdoğan'dan yanıt geldi.

Katıldığı çevrim içi toplantıda konuşan Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi'yle ilgili şu ifadeleri kullandı:

"AİLEYİ KORUYAN NE SÖZLEŞMEDİR, NE DE MADDEDİR"

"Aileyi koruyan ne sözleşmedir, ne de maddedir. Aileyi koruyan kadınla erkeğin birbirine karşı olan muhabbetidir. Biz kadınla erkeğin birbirine karşı koruması gereken muhabbeti bir kenara koyduk, şunu iddia etmiş olduk aslında.

"ŞU ANLAŞILDI: ERKEĞİN AİLEYİ KORUMAKTAN ANLADIĞI, KADININ O HER NE DERSE YAPMASI"

O Müslüman erkeklerin yaptıkları ithamlardan, ad koymalarından, usulünden şu anlaşıldı: Erkeğin, aileyi korumaktan anladığı; kadının, o her ne dese yapması, sözünden çıkmaması, kulu kölesi olup evinde oturması. Bunun aileyi koruyacağını sandık Müslüman erkekler olarak.

Bilal Erdoğan'dan İstanbul Sözleşmesi tartışmalarıyla ilgili açıklama VİDEO

"AMA ASLINDA KADINLA ERKEK ARASINDAKİ İLİŞKİNİN SEVGİ-GÜVEN ÜZERİNE KURULU OLMASIDIR AİLEYİ KORUYAN"

Ama aslında kadınla erkek arasındaki ilişkinin sevgi, güven üzerine kurulması, çocukların o ortamda yetişmesi, ve o ortamın sayesinde de İstanbul Sözleşmesi'yle getirilen önlemlerin ev içi şiddeti önlemeye yönelik atılan adımların artık gereksiz hale gelmesi.

"DİYORLAR Kİ 'KADININ BEYANI İLE ADAM HAPSE ATILIYOR"

Ama işte diyorlar ki, kadının beyanı ile adam hapse atılıyor. Yalan, kadının beyanıyla adam hapse atılmıyor. Kadının beyanıyla adama uzaklaştırma kararı veriliyor. E diyorlar ki kadının beyanıyla uzaklaştırma uygulanır mı? Kendi kızının başına gelince anlarsın onu işte. Ama kendi kızının başına gelmeden, uzaktan ahkam kesmek kolay oluyor.

"TARTIŞMALAR ETRAFINDA  İYİ BİR İMTİHAN VEREMEDİĞİMİZ İÇİN ÜZÜLÜYORUM"

İstanbul Sözleşmesi tartışmaları etrafında iyi bir imtihan vermediğimiz için üzülüyorum. Türkiye'de kadınların duygularının istismarı üzerinden, Türkiye'nin siyasetini, Türkiye'nin demokrasisini, Türkiye'nin iktidarının değiştirilmesine izin verilmemesi lazım. Yani şu anda Müslüman erkekler sayesinde kadınların ev içi şiddet konusunda korumasız bırakıldığına yönelik bir algı oluşturularak AK Parti'nin de altının oyulmaya çalışıldığını göremiyoruz galiba. Çok enterasan bir iş."